Kulak Tüpü Sonrası Bakım – Basınç Eşitleme (Havalandırma) Tüpü Takılmasından Sonra Bakım
İyi bir işitme için orta kulak boşluğunun yeterince havalanması gerekir. Havalanma az olursa, orta kulakta basınç düşer, atmosfer basıncına göre orta kulak basıncı negatifleşir; kulak zarı içeri doğru çöker ve orta kulak boşluğunda sıvı birikir. Gerek kulak zarında oluşan çökme, gerekse orta kulak boşluğunda sıvı birikmesi sonucunda kulak zarı ve orta kulakta sesi ileten kemikçiklerin (örs, üzengi ve çekiç kemikçikleri) hareketi kısıtlanır. Bunlara bağlı olarak kalıcı da olabilen işitme kayıpları ortaya çıkar.
Orta kulakta biriken sıvı bazen koyu kıvamlı, zamk gibi yapışkan bir karakterde olabilir. Böyle bir sıvının varlığında veya tekrarlayan orta kulak iltihaplarında kulak zarı delinerek orta kulak boşluğunun havalandırılması gereklidir.
Kulak tüpü ya da basınç eşitleme tüpü ya da havalandırma (ventilasyon) tüpü isimleri ile de bilinen basit protezin kulak zarına takılması orta kulak boşluğunun yeniden havalanmasını, orta kulakta birikmiş olan sıvının dışarı çekilmesini ve kulak zarı ile kemikçiklerin normal hareketliliğine kavuşmasını sağlayacaktır.
Böyle bir kulak tedavi edilmezse ve sıvı orta kulakta uzun zaman kalırsa, orta kulakta zarı ve kemikçikleri saran bağ dokusu yapışıklıkları gelişebilir. Böyle bir gelişme olduğunda artık sorun sadece havalandırma tüpü takılarak düzeltilemez; daha ciddi cerrahi girişimlere gerek olur. Bu nedenle cerrahi girişimin zamanlaması önemlidir.
Cerrahi girişim ameliyat mikroskopu denilen özel bir mikroskop altında yapılır. Kulak zarının genellikle ön-alt kısmına küçük bir delik açılır. Bu delikten orta kulak boşluğundaki sıvı, aspiratör denilen bir alet ile vakum uygulanarak emilir. Daha sonra bu deliğe havalandırma tüpü veya basınç eşitleme tüpü denilen küçük bir protez yerleştirilir.
Tüp takılması işlemi çocukta uyutularak, yani genel anestezi (narkoz) altında yapılır. Anestezi ile ilgili riskler fazla değildir, genel olarak evrensel düzeylerde olup, kabul edilebilir oranlardadır. Anesteziye ait özel riskler ile ilgili olarak, anestezi uzmanı tarafından hastalara ve yakınlarına bilgi verilmektedir.
Cerrahi girişim erişkinlerde genellikle yüzeysel anestezi ile (kulak zarı üzerine ilaç damlatarak) veya yerel anestezi ile (kulak çevresine iğne yaparak) yapılır.
Bazı önemli noktalar aşağıda maddeler halinde verilmiştir:
- Narkozdan uyanma sırasında; huzursuzluk veya uyku hali olabilir.
- Dış kulak kanalından kısa süre kan veya sıvı akabilir.
- Bazen hafif şiddette ve çok kısa süreli bir kulak ağrısı veya kulakta dolgunluk hissedilebilir.
- Kulak zarı delinmesinden sonra zar hızla iyileşir. Kalıcı kulak zarı deliği veya müzmin orta kulak iltihabı gelişimi çok nadirdir.
- Nadiren birkaç saat kadar süren baş dönmesi görülebilir; olursa da kendiliğinden geçer.
- Anestezi ilaçlarına veya girişim öncesinde kullanılan diğer ilaçlara bağlı olarak reflekslerinizin geçici bir süre etkileneceğini lütfen unutmayın. Bu nedenle sizin/çocuğunuzun başka biri tarafından eve götürülmesini sağlayın.
- Girişimden sonraki ilk gün evde istirahat edilmeli, trafiğe çıkılmamalı, araç kullanılmamalı, tehlikeli makinelerde çalışılmamalı ve önemli kararlar alınmamalıdır.
- İşleme bağlı orta kulak iltihabı görülmesi çok enderdir, ilaçlarla kolayca tedavi edilir.
- Kesin bir gereklilik olmamakla birlikte, tüpün kulak zarında kaldığı sürece, kulağa su kaçırılmamasında yarar olabilir. Saçınızı yıkarken veya banyo yaparken buna dikkat edin.
- Kulak zarınızda tüp olduğu sürece denize veya havuza girip yüzmenizde sakınca yoktur. Denizde veya havuzda dibe dalmaktan uzak durunuz; aksi taktirde baş dönmesi yaşayabilirsiniz. Suda iken yaşayabileceğiniz ciddi bir baş dönmesi önemli sorunlar yaratabilir.
- Kulak burun boğaz doktoru tarafından tüpler düşene kadar belli aralıklarla takip edilmeniz gereklidir. Bu aralık, doktorların deneyimlerine göre farklılıklar göstermektedir. Ayrıca bir öneride bulunulmamışsa 1,5 ay uygun bir aralıktır.
- Tüplerin çoğu bir süre sonra kendiliğinden zardan dış kulak kanalına atılır. Tüpler belli bir süre sonra kendiliğinden düşmez ise, sizi takip eden doktor tüpü çıkarabilir. İlaç tedavisi ile durmayan kulak akıntısı hariç tutulacak olursa, atılmayan tüpün çıkarılmasına gerek yoktur; atılıncaya kadar ısrarla beklenmesi daha doğrudur.
- Tüpler atıldıktan sonra kontrollerin bir süre daha devam etmesi uygun olur. Hastalık tekrar edebilir ve böyle bir durumda bazen tekrar tüp takılması gerekebilir.